DRIVER

2001 Yılında, o sıralar yeni kurduğumuz dükkandaki 32 MB Nvidia ekran kartlı, 128 MB bellekli Celeron işlemcili bilgisayarımın kaldırabildiği en yüksek grafik özelliklerine sahip oyunlardan biriydi Driver.


Her gece, soğuktan dona dona oyun oynardım. Sonra bu yaptığım işi sorgulamaya başladım. Manyak mıydım? Sıkıntım neydi de gecenin bir yarısına kadar üşüye üşüye oyun oynuyordum. Oyun oynuyorum dediğime de bakma; sokaklarda arabayla boş boş geziyordum. Benzin derdi yok tabii.


İşte o kendini sorgulama sırasında ortaya çıkmış bir yazıdır aşağıdaki.








DRIVER


Her taraf buz gibi, çok üşüyorum.
Ellerim morardı, ben donuyorum
Polis ordusu arkamda, ben kaçıyorum.
Driver oynuyorum kaşlarım çatık.

San Francisco'da bütün olanlar,
Sokaklar dağ gibi, düz gidilmiyor.
Polislerle sanki savaş oluyor
Driver oynuyorum, kaşlarım çatık.

Var altımda yetmiş model bir Mustang,
Sokak, cadde abi bana dar gelir.
Otobanda gidiyorum, yolu ortaladım,
Driver oynuyorum, kaşlarım çatık.

22/01/2001